9 Ağustos 2009 Pazar

la hoca bitir maci!

Eğer şu an Scrabble oynuyor olsaydık hiçbir extra puan kutucuğuna denk gelmezse A(1) Ş(4) K(1) yazarak totalde 6 puan alırdım. G(5) Ö(7) T(1) ün ölüsü 13 bir de kelimenin 3 katını falan düşünsenize. Aşk denilen musibetin oyunda bile puanı yok. Nazarımda nedense puanlarken syntax errorlar alıyorum. Kafayı bozdum ben. Garip kurgular hiç olmayacak hesaplar. Haftasonu bana yaramıyor saçmalamaya çok fazla vaktim oluyor.
Günlerden pazar ve saat 21:33 fakat elimde kendimi azcuuk iyi hissetmeye yarayacak hiçbir tarifim yok. Bir yandan dünün saçmalığı bugünün ezikliği pazartesinin kapıda olması anlayacağınız oturduğum yerde fındık kadar birşeyim.
Ama şimdi telefon denen harika alet bir çalsa yanlış adam geliyorum dese bir de burda uyusa böğrüne başımı koysam ne şahane birşey olur anlatamam. Uyusam uyansam baksam yanımda rahat etsem tebessümle tekrar uykuya dalsam. Dün buraya aramaz yazıp da adam arayınca bir de bunu deneyim dedim. Olur da tutar belli mi olur. İşin kötüsü şu paragrafı yazarken telefeon çaldı fakat arayan çok alakasız bir adamdı.
Aslında öyle uyudum mu hiç uyanıp tebessümle tekrar uyumuyorum. Genellikle sövüp sayıp gözlerimi kapatıyorum. Nitekim bu adamın yarın bir gün burda olacağı ya da başka birinin koynundan olmayacağı ne malum. Kesin olur. Ya kendi ağzıyla söylüyor zaten benim oturup baştan senaryo yazmama gerek yok ki. Eee o zaman ne işin var demeyin. Kimse hiçbir yorum yapmasın diye resmen paralanıyorum. Anlatasım var ama duyacaklarım yaşadıklarımın bana çektirdiklerinden daha çok canımı yakacak gibi. O yüzden aylarca kaçmalar sessiz kalmalar. Ben bi yanlış adamımdan kaçamadım o da kaçmamın mümkün olmadığından kaynaklı. Çünkü ne kaçacak yerim ne de durumum var. Zırt diye arar pırt diye bulur.
Ya nolur maçı Denizli alsın da yarın dalga geçebileyim bi de biri bana buzlu badem getirsin çünkü başlıyor benim saatim. Kıvama gelmeme min. 10 dk felan vardır. 10 dk sonraki ruh halimi tahmin edemiyorum. Ya azim dolacam s.ktir çekecem ya da ağlaya ağlaya uyucam.
İnsanlar nasıl evlenmeye karar veriyorlar bilmiyorum ama benim için sanırım sabah uyanma konusu çok önemli. Eğer işe gitmek için yanından kalkmak istemeyeceğin biri varsa, sabah öpmesinden rahatsız olmuyorsan, malak gibi uyuyor lan yorumu yapmıyorsan, uyusun istiyor fakat uyanması içinde dua ediyorsan tamamdır abi o insanla evlenebilirsin. Ama yok her sabah yatakta gözünü açtığında "iyyyyyy yine mi bu?" sorusunu sorup bütün gün bunu takacak ya da unutup ertesi sabah yine soracaksan en iyisi mi bir an önce yoluna bak. Şahsen ben evlenebilecek kısımdayım. Keşke tek taraflı karar olsaydı adam da doğru olsaydı. Ama malesef benim hangi kısımda olduğumun gelişen olaylara bakılınca hiçbir önemi yok.
Ya woryzover ben buraları sanki çok bir dağıttım ya. Olay renk katmaktan öte bir hal alıyor gibi. Al bence yazma hakkımı. Kendimi psikoloğa gitmişte psikolog bana arkalı önlü ne halt olduğunu yazmamı istediği bir kağıt vermiş gibi hissediyorum. Daha fenası adama A4 yetmez A5 olma mı demiş gibiyim. Çiftliğimde at koşturuyor kuzu otlatıyor gibiyim beyaa. Sigara serbest olsa küfür edince de olay çıkmasa ne güzel olur dünya. (sevimli smiley)
Daha darmaduman moda girip blog formatını zedelemeden gider.
PS: Ben bu fotoyu yine emolardan buldum. Emo mu oluyorum yoksa emolar çok mu yalnız?

1 yorum:

woryzover dedi ki...

şşşşş!!!
gelmek iradeyle, gitmek müsadeyle, diil mi! vallaha da bırakmam ;)

p.s.: denizli alsa maçı iyiydi hakket -çok pis sevimli smiley-