6 Kasım 2009 Cuma

Permütaston, Kombinasyon, Olasılık

Canım sıkılıyor dedim, kumar oyna dediler. Oynadım, kaybettim.
Katranı ezsen olur mu şeker dedi bir yanım, belki olur dedi Pollyanna' nın gayrımeşru çocuğu olan iç sesim.

Otuz altıda birdi düşeş ihtimali. Zarı atarken, biliyordum.
O halde dışarda kabahatli aramak yersiz.
Kabahati kendinde aramanın da ne bana ne de başka birisine yararı var şu dakikadan sonra.

Öyleyse;

İyiyiz, sakiniz...

2 yorum:

slowmotion dedi ki...

Hayatımız bir zarın kaç kaç geldiğine kaldı dimi? Şike var! Zar atmayı bilenler varken sen istediğin kadar salla zarını, oyna kendine göre kumarını. Senin kumar dediğin hatta matematiksel yaklaşıp permütasyon, kombinasyon, olasılık diye adlandırdığın olay bir başkasının zarı tutmasını, atmasını bilmesiyle alt üst olan bir şey. Fincan mı kullanmalı yoksa şike yapmayı mı bilmeli??

woryzover dedi ki...

iyi de, hile yapan, zar tutan insanla "rakip" değil, aynı takımdaysan her türlü kazanman gerekmiyor mu? (bu arada bu rakip- takım arkadaşı mevzuundan da bi post çıkar ama, neyse

neresinden baksan bi terslik var. ben gene anlayamadım :)